Zaman zaman yaptığı çıkışlarla ulusal medyada da gündem olan Abdullah Abi, yaptığı bu çıkışlarla, emin olun, birçoğumuzun söyleyip de dillendiremediğimiz birçok konuda hem fikir veriyor hem de öncülük yapıyor.
***
Hiç kuşkusuz Türk televizyonculuğunun son 15-20 yılına damga vuran Acun Ilıcalı, yaptığı programlarla milyonları televizyon karşısına kilitliyor, izlenme rekorları kırıyor.
Beğenilen her programın gerek çocuklarımızın ve gençlerimizin gelişimine, gerekse toplumsal yapımıza faydalı olduğunu söylemek mümkün değil!
İşte bu programlardan birisi de şu anda yayında olan ve geçtiğimiz yıllarda da birkaç kez yayınlanan “O SES ÇOCUKLAR” adlı program… Amacı ve hedefi “çok da belli olmayan” bu programda “yarışmacı” olarak çıkartılan çocukların psikolojik durumu ne kadar düşünüldü bilemiyorum!..
***
İşte tam da bu noktada itirazını dile getiren Avukat Abdullah Pekgöz, program yayına girdiğinden beri gerek sosyal medyada gerekse yerel basında sesini duyurmaya çalışıyor.
Ve Abdullah Pekgöz Abi, bu program aleyhinde dava açma hazırlığında…
Özellikle kendine ait Facebook sayfasında başlattığı kampanyayla insanımızı bilinçlendirmeye çalışan Pekgöz ilk mesajında diyor ki: “Günaydın arkadaşlar, dostlar. Akşamda yazmıştım ama meselenin önemine, vahametine binaen bir daha yazmak zorunda hissettim kendimi. Star TV’de başlayan “O SES ÇOCUKLAR” isimli program… Yaşları 12, 13 olan çocukları çıkarıp avaz avaz bağırtarak şarkı söyletiyorlar. Jüride de çocuk ve gençlerin idolleri var. Öyle güzel kurgulamışlar ki, Acun ya da bir başkası para kazanacak diye bu çocukların, tüm çocuklarımızın geleceği ile oynuyorlar, yazık günah. Lütfen buna birileri dur desin. Milli Eğitim, Aileden Sorumlu Bakanlık, tüm sivil toplum kuruluşları, hatta Sayın Başbakan, çocukları sonu olmayan bir girdabın içerisine atıyoruz. Geçmişte yapılan şarkı yarışmalarındaki rezillikleri, onların sonlarını gördük. Lütfen ki lütfen birileri çok çok acil dur desin. Ülkemizin eğitim durumu ortada… Ülkemizde nüfusa göre üniversite ve dengi okul mezunlarının oranı yüzde 16… Karşılaştırma yapmak için yazıyorum, Güney Kore’de bu oran yüzde 65! İşte eğitimimizin içler acısı hali! Bu çocukları eğitimden, kitaptan, okuldan uzaklaştırmayın. Bir şeyler yapmak lazım, yoksa yerlerde sürünmeye devam ederiz. Tatilde oyun oynaması, kitap okuması gereken çocuklar, bu programı seyredecekler, hadi bir el atın! Bu mecrada düşüncelerinizi yazın paylaşın. Hepinize iyi günler… (23 Haziran 2014)”
Ve işte acı gerçek: “LYS sonuçları açıklandı. İnşallah gençlerimiz başarılı olup istedikleri bölümlere girmişlerdir. Ancak ÖSYM’nin sınav sonuçlarına ilişkin açıklamaları hiç de hoş değil! Bir milyona yakın kişi LYS’ye girmiş, ister inanın ister inanmayın “İKİ”, sadece “İKİ KİŞİ” tüm soruları bilerek ham puanda 500 almış. Diğer bir milyondan geriye kalanlar öyle tatmin edici bir puan alamamış. İşte eğitimimizin içler acısı durumu… Eğitiminiz berbatsa, diğer şeyler teferruattır. Neyse üzülmeyelim “O SES ÇOCUKLAR” şarkı yarışması ne güne duruyor?!! (28 Haziran 2014)”
Ve acı gerçeğin sonucu: “Arkadaşlar, hepinize iyi geceler. Sizden bir ricam var. Daha önce de yazdım, beğenenleriniz oldu. Ancak daha fazlası lazım... O da sosyal medyada desteğiniz! Star TV’de yayınlanan “O SES ÇOCUKLAR” şarkı yarışmasını lütfen protesto edin. Medyada paylaşın… Bu çocuklar geleceğimiz… “Aman bana ne, yarışan çocukların anne babası düşünsün” demeyin. Çocuklar yarınlarımız, geleceğimiz… Kaldı ki bizim çocuklarımız da izliyor. Bakın son LYS sınavında 725 bin 760 adayın 50 soruluk Matematik sınavında başarı ortalaması yüzde 9.72, Geometri yüzde 5.47, Kimya 7.54, Biyoloji 9.33, Türkçe 18.73, Coğrafya 8.7, Tarih 12.78… İşte bu rakamlar her şeyi anlatmıyor mu? Sonra, bunların yetişkin şarkıcı olmak gibi bir şansları da yok! Hadi bir el atın!!! (30 Haziran 2014)”
***
Eminim birçoğunuz, gerçekten de “Bana ne… İstemiyorsan izlemezsin” gibi nemelazımcı bir mantıkla okudunuz bu mesajları ve yazıyı… Elbette, siz de haklısınız! Zira öyle bir millet olduk ki: “Bana değmeyen yılan bin yaşasın!” Ama emin olun, yaşayan yılan er geç gelir sana da, bana da dokunur.
Eğer yılanın tehlikesinin farkındaysanız, siz de destek olun ve bu program, diğerlerine ibret olacak, emsal teşkil edecek bir ceza alsın…
