15.07.2016 Günü yapılan darbe girişimi sonucu, ülkemiz insanını tarifi imkânsız acılar yaşamıştır. Zamanında bu darbeyi yapanlara destek verenler ?´Biz ahmakmışız´´ diyerek bir kenara çekilip oturması, olacakları seyretmesi, ağlaması, sızlaması kabul edilemez. Sırf yukardakilere şirin gözükeyim, işlerim yürüsün diye, aşağıda bir şekilde ucundan kıyından bunların yanında olan memur, işçi, işsiz ve gariban vatandaşlarımızın üzerine atarak olayların üzerine gitmek, demokraside eşitlik ilkesine yakışmaz. Yukardakilerin ihmalleri yüzünden yaşadığımız olayların ve darbe destekçilerinin hesabı sorulacaksa, bu tepeden tabana doğru olmalıdır.
Ben yine de bir eğitimci olarak demokrasiye yapılan terörün kaynağının sebebinin, yanlış eğitim politikaları olduğunu düşünüyorum. Geçmiş hükümetlerin çoğu oy kaygısı ile cemaat adı altında birçok yapılanmaya, eğitimde göz yummuşlardır.
Bugüne kadar her önüne gelen kişi ve özel kurumlar okul açmışlardır. Özellikle, özel okulların sahipleri belli sermaye veya bazı dini örgütlerin yapılandığı yerler olması sebebiyle siyasi iktidarlar tarafından himaye ve destek görmüşlerdir. Cemaatler eliyle kurulan bazı okullar devletin eğitim politikası yerine kendi siyasi ve sinsi emellerine hizmet edebilecek insanlar yetiştirmişlerdir.
Son darbe girişimiyle açığa çıkanların emelleri, istekleri belli olduğu gibi, açığa çıkmayanlarda aynı arzuyu taşıyabilecekleri, ilerde daha büyük problemlerin olmasına neden olabilecekleri unutulmamalıdır. Nasıl ki geçmişte yapılan eğitimdeki ihmallerden bizler ağır şekilde etkilenip büyük bedeller ödediysek, bugün göz yumduğumuz ihmal ettiğimiz eğitimdeki yanlışlarımızdan ilerde çocuklarımızın, torunlarımızın daha ağır bedeller ödeyeceği unutulmamalıdır.
Bugüne kadar göz yumulan, okullar açan, açtığı okullarla istediği kalıpta insanlar yetiştirerek yıllar geçince devletin her kademesinde görev alarak devlete paralel iş yapan bir örgütün kurulduğu son darbe girişimi ile anlaşılmıştır.
Eğitimde yılların ihmali, yılların birikimi birçok vatandaşımızın sokaklarda demokrasiye yaptıkları darbeye karşı koyacağız diye can vermişlerdir.
Geçmişteki yanlışları yine tekrarlayıp ilerde pişman olmamamız için bugün iyi dediğimiz guruplar ve cemaatlerin köklenip kuvvetlenmesine ön ayak olmayalım. Eğitimimizi yüzde yüz devlet eliyle, milli ve tek yoldan olmasını sağlamalıyız
Büyük Atatürk´ün dediği gibi ?´Eğitimdir ki bir milleti ya özgür, bağımsız, şanlı yüksek bir topluluk halinde yaşatır; ya da esaret ve sefalete sevk eder´´ Yine bir başka sözünde ?´En büyük savaş cahilliğe karşı yapılan savaştır´´ demiştir.
Okuma seviyesi yüksek ilim ve fen üzerine eğitim almış hiçbir medeni ülkede demokrasiye darbe olmamış, hatta düşünülmemiştir.
Biz devlet olarak eğitimi dernek veya bazı amaçları farklı kurumların, cemaatlerin, kişilerin isafına bıraktığımız sürece, gelecek her yirmi veya otuz yıllarda demokrasimize yapılacak darbelere de hazır olmalıyız.
EY BÜYÜK ATAM:
Yaklaşık yüz yıl önce getirdiğin demokrasi ile ilgili politikalarını yerleştirmeye çalışırken halkımızın darbe girişimine karşı verdiği mücadele her türlü takdirin üstündedir. Senin ne kadar ileri ve çağdaş görüşlü bir lider olduğunu, artık anlamayanlarında, anlaması gerekir.
Tüm bu olanlardan sonra demokrasiye gönül veren, canı pahasına savunan herkes, sana ait neleri kaldırdılarsa, neleri yok ettilerse, eğer samimilerse, marş marş deyip aldıkları, indirdikleri her şeyi tekrar yerlerine koymalıdırlar.
Bundan sonrada gösterdiğin hedef ve ilkelerin doğrultusunda ki eğitim sistemiyle, ilke ve inkılaplarını nesilden nesille taşımalıdırlar.
