Bu üç kavram arasındaki farkı bilmeyip de sağa sola çatan
Mesnetsiz,
Ölçüsüz bir şekilde
Devlet adabından uzak,
Yalnızca bir açıdan olayları değerlendirip
Tabiri caizse at gözlüğüyle tek bir merkeze hizmet edenler
Hizmet ettikleri merkez, elindeki gücü kaybetmeye başlayınca karşısında mutlaka rakip bulur.
Hem de bu rakip
Bu karşı taraf,
Daha dün ?omuz omuza mücadele edilen? kişiler olur!
***
Önder Aytaç?ı ilk olarak Kırıkkale?de bir sempozyumda gördüm.
İnsan, makamı yükseldikçe
Çevrede itibarı arttıkça boynu eğilip
Mütevazılık derecesi artması gerekirken
Sayın Aytaç ses tonuna bile yansıyan kibriyle
Adeta ?küçük dağları ben yarattım? edasında konuştu
Attı
Tuttu?
***
Zaman zaman takip etsem de
Fikir olarak zaten uyuşma ihtimalimizin olmadığı Önder Aytaç
Tarz olarak da hiçbir zaman cazip gelmedi bana?
***
Geçtiğimiz hafta
Facebook?ta ?hit? olan
Ve Başbakan?a inceden inceye tehditler savuran yazısını okudum en son.
Ve okur okumaz aklıma gelen şu oldu:
Fikir hürriyeti başka?
Lakin
Bu ülkede kimin başbakan olacağını,
Ne kadar başbakanlık yapacağını,
Ve başbakanlığının sürmesinin hangi şartlara bağlı olduğunu
Belli bir kişi mi belirleyecek?
Ne ilginç ki,
Bu kişi ve kişiler askeri vesayetten falan dem vurup demokrasi havariliğini de kimseye bırakmıyorlar
Farkındaysanız!
***
Önder Aytaç birkaç gün ?Twitter?dan paylaştığı bir cümlenin ardından da görevden alındı.
Aytaç bu kez de (zaten başbakanı yanlış yönlendirdiğini iddia ettiği) Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay?a atıp tutmaya başlamış yine Twitter?dan?
***
Yazık!
Recep Tayyip Erdoğan ya da Beşir Atalay (kişilik haklarına hakaret etmeden) şahıs olarak elbette eleştirilebilir.
Ama bu insanlar aynı zamanda bu devletin başbakanı ve başbakan yardımcısı?
Devlet adabı da (bireysel olarak sevmesek de) bu insanlara karşı daha saygılı ve olmayı gerektirir.