Bu yazımda hangi tür forvetler olduğunu ve forvetlerden beklenen özelliklere değineceğim.
Forvet, rakip kaleye en yakın oyuncu olup genelde takımın gol yükünü çeken ve genelde maç kazandırmada başrolü oynayan oyuncu tipidir. Her ne kadar futbol takım oyunu olsa da futbolun meyvesi olan golü atamadığınız sürece bu oyunun da bir anlamı olmayacaktır.
FORVET TİPLERİ
Yardımcı forvet: Bu tip forvetler orta saha ile hücum arasında destek görevi görürler. Bu oyuncuların topla koşu yapma ve teknik özellikleri yüksektir. Oyuncu özelliğine göre bazıları topu saklayarak arkadan ve kanattan gelen oyunculara yer açarlar, bazıları ise topu sürerek gol ararlar.
Pivot forvet: Bu özellikteki oyuncularda teknikten çok fiziki güç ön plandadır. Özellikle kanat futbolu oynamaya çalışan takımlarda bu tipe sahip forvetler boyunun ve fiziğinin avantajıyla çok sayıda gol bulabilir.
Uç forvet: En uçta yer alan bu oyuncu tipinde ise geriye gelip top alma özelliği pek yoktur. Genelde ayağına top gelmesini bekler ve son vuruşları oldukça iyidir. Takım oyunu da bu forvetlerin üzerine kurulur.
Hedef forvet: Bu oyuncular topu ayağında iyi tutar, pas atar, top indirir, alan açar. Bu oyuncular hedefi vurmaktan ziyade kendileri hedef durumundadırlar.
Fırsatçı forvet: Rakibin hatasını koklayan, karambolleri seven, her topa ayağını vücudunu sokan ve kendini bir an unutturan forvet tipidir. Sezgileri güçlüdür.
Komple forvet: Yukarıda sayılan tüm forvet özelliklerini barındıran, bunların dışında ceza sahası dışı da dahil olmak üzere her yerden şut çekip gol arayan, her an golü düşünen forvet tipidir.
*******
Devre arası kampını Antalya’da geçiren ekibimiz, kadrosundan önemli oyuncuları kaybetti. Özellikle maçlara 11’de başlayan Mehmet Albayrak, Burak Özsoy ve Emre Karadağ gibi isimlerin takımdan ayrılması birçok taraftarda şaşkınlığa yol açmıştı. Yerlerine alınan oyuncular ise bu şaşkınlığı atacak nitelikte oldu. Toplamda 8 oyuncu transferi yapıldı ve bu transferlerin 7 tanesi kağıt üzerinde 11 oynayacak kalitedeydi. Yani yönetim transfer anlamında üzerine düşeni tek ve en önemli mevki dışında başarıyla tamamlamıştı.
İlk devrenin son maçını fantastik bir deplasman galibiyetiyle tamamlayan takımımız, ikinci devreye ise ligin şampiyonluk hedefleyen güçlü ekiplerinden Kestel ile deplasmanda karşılaşarak başladı.
8 oyuncu transfer etmemize rağmen bu oyunculardan yalnızca ikisi 11’de başladı. İlk devre futbol olarak ezilmesek de üretkenlik adına zayıf bir maç çıkardık. İkinci devre yeni transferlerin oyuna girmesiyle oyun üstünlüğünü bize geçti. Buna rağmen futbolun meyvesi olan golü maalesef bulamadık ve sahadan 2-0’lık yenilgiyle ayrıldık.
Oynanan futbol, rakibin de gücüne ve konumuna bakarak beni mutlu etti. Yapılan transferler de ilk maçları olmasına rağmen iyi bir izlenim verdiler. Peki her şey böyle olumlu gibi görünse de neden yenildik?
Bunda hocanın oyuncu tercihleri kadar yönetimin planlama eksiğinin payı var. 8 oyuncu alındı ama içlerinde maalesef forvet yok. Forvet almadığımız gibi yedekte duran forveti de gönderdik. Elimizde bir tane forvet ile bu sezonu nasıl geçirmeyi planlıyoruz merak ediyorum. Elimizdeki forvet çok golcü, mükemmel bir forvet olsa dahi bu işin sakatlığı, cezası form düşüklüğü olacaktır. Bu ve eldeki forvetin niteliğinden dolayı güçlü bir forvet transferi yapmalıydık. Elimizdeki forvet çok skorer bir forvet değil. Geçmişi de böyleydi, bu sene de böyle. Cihad yedekte bekleyip sonradan girmeye daha müsait bir oyuncu.
Eğer yaptığımız transferlerin anlam kazanmasını ve başarılı olmasını istiyorsak mutlaka forvet transferi yapmalıyız. Yoksa kalan maçlarda Cihad’ın kendini sürekli yere atmasından ve kaçırdığı goller yüzünden çok zor bir süreç bizi bekliyor olacak.
