HABİLHAN PEHLİVANLI


Irkçılık ve Bölücülük (1)

Irkçılık ve Bölücülük (1)


 

Ne garip değil mi, bir gün bu iki kavram yan yana gelsin ve aynı amaca hizmet eden bir düşünce yapısı için kullanılsın…

 

İster fark edin, isterseniz fark etmeyin ama dünya bu hale geldi.

 

Bir zamanların korkulu fikir yapısı olan sosyalizm ve adeta obur bir canavar gibi insanlığın kanını emen kapitalizm bu gün belli menfaatler çerçevesinde bir araya gelmiş, “korku imparatorlukları” yaratmanın gayreti içerisindeler.

 

Yıllarca “milliyetçi” düşünce yapısına sahip olanları faşistlik ve ırkçılıkla suçlayan zihniyet bugün gelinen noktada, birçok milliyetçinin aklına dahi gelmeyecek milliyetçilikte ve bütünleştiricilikte sözler sarf ederken, sol ve sosyal demokrat diyebileceğimiz görüşteki birçok insanı da komünistlikle suçlayanlar, aynı insanlarla ortak bir paydada hareket etmektedirler.

 

Peki bu ortak payda ne?..

Daha düne kadar bırakın birbirlerini destekleyici sözler söylemeyi, birbirlerine kurşun atan bu iki grubu birleştiren nokta nedir?

 

İşte bu nokta “vatanseverlik, etnik bölünmeye karşı ve mikro-ırkçılığa muhalefet”…

 

Bugün gelinen hassas nokta, bahsettiğim tarzdaki ve bir zamanların aralarında uçurumlar kadar görüş ayrılığı olan bu insanları neredeyse aynı söylemler geliştirir hale getirdi.

 

Hani aslında haksız da sayılmazlar…

Kürtleri kültürel olarak tanıyalım diye çıktığımız yoldan, ülkeyi bölmüş olarak dönmeye ramak kaldı artık.

 

Muhatabı Apo ve PKK olan bir yolda, “Sırrı sırrını ifşa edip, “Artık ona teröristbaşı ve bizlere terörist diyemezsiniz. Nerede görülmüş 3 buçuk milyon terörist” diyerek, aldıkları oyu, terör örgütüne verilen oylar olarak ilan etmekte bir beis görmüyorlarsa…

 

BDP’yi ya da HDP’yi maskeleyerek bu gerçekleri gizleyemezsiniz.

 

Yani, siz boşuna gidip dağda yorulmayın. Asıl terörist ve onları yönlendirenler bizleriz, demek istiyor “bu artist (!)”

 

Hani şu işte haksız çıkmayı o kadar isterdim ki…

Keşke bu kadar taviz taviz üstüne olmasaydı da “ben atıp tutan” konumunda olmaya razıydım.

Ama nafile…

Verdikçe istiyorlar, verdikçe daha da verin diyorlar.

***

Hani Güzelsu’ya Norşin desek ne olur canım… da Nevşehir ve civarına Kapadokya deyince bir çoğumuz bozuluyoruz haklı olarak!..

Ya da yarın birileri İzmir’e Symrna, İstanbul’a Konstantiyye, Çanakkale’ye Dardanelles diyelim derlerse!..

(Devamı Yarın)

Irkçılık ve Bölücülük (2)

 

(Dünden Devam)

 

Atatürk’ün artık toprak olmuş kulaklarına sokarcasına Tunceli’ye Dersim denecek yarın bir gün!

 

Eee… Bu durumda birileri de batıda isim değiştirmeye başlamaz mı?!

 

Anlayacağınız bu mevzuun sonu pek hayra alamet görünmüyor benim cenahımdan.

 

Çünkü bu tür davranışlar en çok benim kanıma dokunuyor.

 

Ben ki, bu ülkenin ve tarih sayfalarında şerefle yer almış on altısı büyük olmak üzere birçok Türk devletinin kurucu unsuru olan Türkmen soyundanım.

Yani benim için bu isimler gerçekten çok büyük anlam ifade ediyor.

Eğer benim kırmızı çizgilerime dokunulursa ne olur, bu işin sonunu tahmin edebiliyor musunuz?!.

Tabi ki bu sözlerim birilerine göre suç teşkil ediyor.

Çünkü yaptığım şey ırkçılık ve bölücülük sayılıyor.

 

Anlayacağınız, Kürt yaparsa adı “açılım”, ama ben yaparsam “suç”!.. 

 

Bakın İsmet İnönü, Erdal İnönü, Turgut Özal benim bildiğim en sembol üç isim…

Hangi açıdan mı?

Tabi ki bu ülkede başbakanlık ve cumhurbaşkanlığı yapmış, TÜBİTAK’ın başına getirilmiş Kürt kökenli insanlar…

 

Daha bakanları, milletvekillerini, kendi şehirleri haricinde seçilen belediye başkanlarını saymıyorum!..

 

Bana bir tane Türkmen kökenli başbakan ismi söyler misiniz?..

 

Yine ırkçılık ve bölücülük yaptım değil mi(!)?

***

Bu arada Neşet Ertaş’ı birkaç Kürt sanatçıyla karşılaştırmaya da çok karşıyım.

Nitekim Neşet Ertaş’ın bir tane türküsü yoktur ki devlete, askere, polise isyan etsin, başkaldırsın.

 

Onun Gönül Dağı’ndan başka çıktığı bir dağ yoktur!

Elindeki tek silahı da sazıdır; mavzer ya da “Keleş” değil!..

Çünkü o bir Türkmen’dir,

O bir gönül adamıdır.

***

Belki birilerine garip gelebilir.

Malum…

Moda başka yönde

Rüzgâr başka yönden esiyor…

 

Ancak, bu ülkede yaşayan herkes Türk olmak zorunda!..

İster anayasal bağ ile ister kan bağı ile…

Hani demiş ya ben “kargadan başka kuş tanımam”…

 

Aklıselim ile hareket etmezsek yazık olur bu vatana!

 

Vebali de ağır olur, bedeli de!!!

 

 

 

  • Cuma 19.5 ° / 7.9 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cumartesi 22 ° / 7.5 ° Güneşli
  • Pazar 24.3 ° / 9.1 ° Güneşli