HABİLHAN PEHLİVANLI


Kırıkkale?de Çölleşme Belirtileri

Kırıkkale?de Çölleşme Belirtileri


Son 10-15 yıldır TEMA Vakfı ve ?Toprak Dede Hayrettin Karaca?nın ?Türkiye Çöl Olmasın? uyarısı çerçevesinde yapılan çalışmalar meyvesini vermeye başladı ülke genelinde. Ağaç dikme kampanyaları düzenleyen kurum ve kuruluşların çabalarıyla ülkemizin yeşil alan miktarında artış olduğu, bizzat devletimizin istatistikleriyle sabittir.
Bu çalışmalara paralel olarak ilimizde de oldukça faal bir şekilde çalışmalarını sürdüren TEMA Vakfı?nın teşvik ve çabalarıyla Dinek Dağı yine eski görünümünü kazanmaya başladı. Dinek Dağı?nın adeta sembolü olan meşeler yamaçları süslerken, Kırıkkale?ye bakan yamacının yeşilliği de gözlerimizi okşamaya başladı. Bursa, İnegöl, Bolu, Ilgaz ve Toroslar üzerinden yolculuk yaparken hep imrenerek seyrettiğimiz devasa ağaçlar; bu ağaçların tabiata sağladığı güzellik, etrafa yaydığı o güzel kokular bu gidişle karşımızda duracak ve istediğimiz an o güzelliği yaşamaya gidebileceğiz.
Şehir merkezinde, Kırıkköyü?nde kurulan ?Şehir Ormanı?, gerçekten bir orman hüviyeti kazanmaya başladı. Kısa bir süre sonra, halkın kullanımına da açılan böyle bir orman Kırıkkale?nin hem havasına, hem çevre güzelliğine, hem iklimine, hem de sosyal hayatına neler kazandırır, varın siz hesap edin?
Üniversite ile Organize Sanayi arasında kurulan diğer bir ormanın da 10-15 yıl sonra Kırıkkale?nin girişine kazandıracağı güzelliği şimdiden görmemek için yalnızca kör olmak gerekir.
***
Tüm bu anlattıklarımdan ve bu kadar güzel gelişmeden, hatta son iki yıldır yağışların bu kadar iyi olmasının ardından nasıl olur da ?Kırıkkale?de Çölleşme Belirtileri? başlığını atabildiğimi düşünüyor olabilirsiniz.
Elbette çevresel güzelleşmeler ve gelişmeler göz ardı edilemez bir gerçek. Ancak ne yazık ki biraz gecikmiş çalışmalar, tüm bunlar. En azından bugünleri yaşayan nesiller için...
Zira ara verdiğim 10 yılın ardından 2006?dan beri yaşamaya başladığım Kırıkkale?de hem yaz hem de kış mevsimlerindeki iklim dengesizliği çok etkileyici boyutlara varmış durumda. Yazları kurak ve sıcak, kışları soğuk ve yağışlı, klasik bir karasal iklim yaşayan ilimizde son yıllarda kış mevsimi daha ılımanlaşmış ve yağışlar, en azından kar yağışı azalmıştır. Öte yandan yazları gündüz saatlerinde 40 derecenin üstüne çıkan ortalama sıcaklık, geceleri 20 derecenin altına kadar düşebilmektedir. İşte sorun da tam bu noktada başlıyor. Gece gündüz arası sıcaklık farkının bu kadar uç değerlerde seyretmesi, etrafında Kızılırmak ve Kapulukaya Baraj Gölü?nü barındıran ilimiz için hiç de iyi bir durum değildir. Tüm bu etkenlerin iklimimizi kış aylarında ılımanlaştırması ne kadar doğal bir durum ise, yaz aylarındaki gece gündüz sıcaklık farkı bir o kadar rahatsız edicidir. Özellikle yaz aylarında gündüz sıcaklığında kavrulan şehrin gece saatlerinden sonra ani soğuması hem insan sağlığı üzerinde hem de bitki çeşitliliği açısından olumsuz bir durum arz etmektedir.
***
Şehir bizim, çevre bizim? Bu şehirde yaşayan bizleriz? Belki bugün için iklime doğrudan müdahale etme şansımız yoktur. Ancak, başta da anlattığım yeşillendirme çalışmalarına bıkmadan usanmadan devam edersek, yaşlılığımızda bizler görebilirsek görürüz; ama asıl önemli olan bizim çocuklarımız ve gelecek nesillerin göreceği güzel günleridir. Çünkü bu dünya bizlere büyüklerimizden emanet, bizlerden de küçüklerimize emanettir. Emaneti aldığımız gibi teslim etmek zorundayız?
  • Perşembe 21.8 ° / 3.4 ° Güneşli
  • Cuma 19.5 ° / 7.9 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cumartesi 22 ° / 7.5 ° Güneşli