İhlas Haber Ajansı (İHA), 29 Mart Cumartesi gecesi, 20:30-21:30 saatleri arasında, 154 ülkedeki toplam 7 bin şehirde, ışıkların aynı anda söndürüldüğü haberini duyurdu. Haberin devamı, bu eylemin ilk olarak, 2007 yılında, Avustralya’da, dünya saati etkinliği çerçevesinde, küresel ısınmaya dikkat çekmek için, Dünya Doğal Hayatı Koruma Vakfı (WWF) tarafından organize edildiği şeklinde. Haber, küresel ısınmaya karşı toplumsal duyarlılığın evrensel bir boyut kazandığını göstermesi bakımından önemli.
***
Sera gazlarının (karbondioksit, metan gibi) atmosferin bileşimi ve değişimini, dolayısıyla iklimi etkileyebileceği ilk kez 1896 yılında, İsveçli bilim adamı Arrhenius tarafından öngörülmüştür. Ancak küresel ısınmadan kaynaklanan iklim değişikliğinin önlenmesine yönelik ilk yasal adım 1992’de kabul edilen ve 1994’de yürürlüğe giren Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi ile atılmıştır. Küresel ısınmaya neden olan sera gazı salınımlarını durdurmayı ve azaltmayı hedefleyen bu sözleşme çerçevesinde değişik tarihlerde uluslararası konferanslar düzenlenmiş, protokoller hazırlanmıştır. Neticede, artıları ve eksileriyle bu aşamaya gelinmesinde çevre örgütlerinin öncülüğünde şekillenen toplumsal duyarlılığın önemli katkıları olmuştur.
***
Küresel ısınmaya karşı hükümetleri etkileyen toplumsal eylemlerin yanı sıra bireysel olarak da önemli katkılar verilebilir. Kısaca belirtmek gerekirse, enerji tasarrufu sağlanan her eylemle, aynı zamanda karbondioksit tasarrufu sağlamış ve dolayısıyla küresel ısınmaya karşı da katkı vermiş oluruz. Evde, işyerinde, ulaşımda, tüketimde, yani yaşamımızın her alanında yapabileceğimiz çok küçük önlemlerle bile önemli tasarruflar sağlanabilir.
Örneğin: Odadan çıkarken ışıklarınızı kapatarak, enerji verimli ampül kullanarak, evinizin sıcaklığını 1 oC düşürerek, cep telefonu şarj aletini prize takılı bırakmayarak, televizyonu uzaktan kumanda ile değil fişini çekmek suretiyle kapatarak, bilgisayarınızı kullanmadığınız zaman fişini çekerek, ocağın alevini tencerenin büyüklüğüne göre ayarlayarak, pencere ve kapılarınızdaki sızıntıları önleyerek, duvar ile radyatör arasına alüminyum kaplı yalıtım levhası koyarak, toplu taşıma araçlarını kullanarak, araç lastiklerini önerilen miktarda şişirilmesine dikkat ederek, sıcak su ihtiyacı için güneş kolektörünü kullanarak hem enerji tasarrufu sağlamış ve paramızı çöpe atmamış oluruz hem de karbondioksit tasarrufu sağlamış ve küresel ısınmaya karşı katkı vermiş oluruz.
***
Örnekleri daha da çoğaltmak mümkün. O halde küresel ısınma ve iklim değişikliğinin dünyamıza verebileceği zararların engellenebilmesi için hiç vakit kaybetmeden hepimizin yapabileceği çok şey var. Unutmayalım ki küresel ısınmaya karşı toplumsal ve bireysel duyarlılığın artması, bütün canlıların geleceği açısından hayati öneme sahiptir.
