İSMAİL DURSUN KUZUCU


Saklı Kalmış Köylerimiz


Yaz tatillerinde köyümde olmak, baba ocağı, ata yadigârı köyümü, çocuklarımın ve torunlarımın gelecekte buralarla ilişkilerini kesmemeleri, unutmamaları için bir ki göz yer yapayım diye yazılarıma ara vermiştim.

Yaklaşık altı aylık süre içerisinde çalışıp didinirken köprünün altından ne çok sular geçtiğinin farkına daha sonra varıyorsun.

Bu geçen süre içerisinde dünyada depremler, sürgünler, katliamlar, ülkemizin ve dünyamız nelere gebe kaldı, birçok şey başladı bitti sonuçlandı, nedendir tam olarak bilinmez, Podyum un oradaki kavşak bir türlü bitirilemedi!..

Bu geçen sürede biraz uzağında kaldığımız köy hayatını, özgür doğayı daha yakından tanıma fırsatı buldum.

Durmanın, gereğinden fazla dinlenmenin, insanı tembelleştirip, uyuşturup nemelazımcı bir duruma getirdiğini, çalışmanın, uğraşmanın, doğada özürce dolaşmanın insanı yenileyip her şeye sevgiyle bakmamız gerektiğinin farkına varıyorsun.

Sessiz sakin ortamlarda alabildiğince özgür düşündüğümüzde saflığın, temizliğin, yalın olmanın tüm inceliklerini, bir çimenin yeşilinde, bir dağ çiçeğinin koklanmasında görürken; kalabalıkların, yalancı sırıtmaların, yalancı gülüşlerin, menfaat için, her şeyi yapan toplulukların, ikiyüzlü yaşantılarının, sahtekârlıkların neler olduğunu daha iyi kavrıyorsun.

 Köy yaşantısında insan olmanın, paylaşmanın, bir işi beraber yapmanın (imece) kuvvetini, kudretini görüyorsun.

Çoğumuz bir zamanlar köylüydük. Birçoğumuzun ne de çok anıları vardır, köy hayatıyla ilgili.

Koyun güttük, kuzu güttük. Tarlada çalışanlara azık götürdük. Kimimiz attan, kimimiz eşekten düştük. Karabaşla ekmeğimizi paylaştık. Ekmeğimizden bir o, bir biz ısırdık. Yaralandık, berelendik, kışın soğuktan yazın sıcaktan mosmor kesil dikte, yün yorganın altında titreye titreye iyi olduk.

Sofralarımız o kadar çeşitli değildi. Bir süt, bir yumurta tüm yemeklerimizin ana kaynağıydı.

Eğer uçağını, arabanı kendin yapmadıysan, atla, eşekle dörtnala gitmenin, uçakla, Mercedes´le gitmekten daha özgür, daha dik, daha onurlu olduğunu köylerimizde öğrendik.

Daha küçükken, Kızılırmak vadisinin derince kayaları yardıktan sonraki ilk çağlayanın oluşturduğu düzlükte, etrafı çok yüksek olmayan dağlarla çevrili yerde(daha sonra Ergenekon benzettiğim yerde) ufkun bittiği yeri, dünyanın sonu zannettiğimiz duygularımız, keşke hep öyle temiz, saf kalsaydı.

Doğada hala saklı, kıyıda, köşede seyrek ve yalnız yaşayan ailelere siyasetin, cemaat ve tarikatların ulaşamadığını, onların saf ve temiz Anadolu insanı, Anadolu köylüsü olarak kaldıklarını gördüm.

O temiz Anadolu insanını, Anadolu köylüsü saf ve temiz duyguları içinde, yarısı yıkılmış kerpiç duvara yaslanarak, yassı bir taşın üzerine oturarak ?Gel hocam biraz sohbet edelim? diyerek sözlerine başladı.

?Hükümetlerimiz tarafından sadece on beş temmuzda darbe girişimi yapan hain örgütün değil, tüm tarikat ve cemaatlerin üzerine oy kaygısı gütmeden gidilmeli, tüm cemaatler kapatılmalı, önümüz ve ufkumuz yine ilim bilim üzerine olmalıdır? diye söze başlayan bu amcamın bilgi hazinesi olduğunu anladığımdan sözlerini hiç kesmeyerek dinlemeye başladım.

?Söylem ve getirdiği ilkelerle müfredatımızın her kademesinde yine Atatürk seviyelere göre işlenmeli eğitimde ilim ve bilim en büyük ilke olmalıdır?

İlk emri oku diyen ilim ve bilme işaret eden dinimiz devletimiz tarafından okullarımızda verilmeli, bu aradaki boşluğun tarikatlar ve cemaatler ve kötü niyetli kişiler tarafından doldurulması önlenmelidir. On Beş Temmuz darbe girişimi tüm cemaat ve tarikatların hedeflerinin neler olabileceği hakkında bizlere büyük dersler verdiğini, her zaman hatırlamalıyız.

Büyük şehirlerimizden kırsal bölgelerimize doğru gittiğimizde cemaat ve tarikatların kalabalık insan topluluğu olan her yere ulaştıklarını, yalnız ve seyrek olarak yaşayan insan topluluklarına ise gitmeye pek tenezzül etmediklerini gördük.

 İşte bizim köyümüzde bugün saf, temiz ve pak olarak kaldıysa, az sayıda insanımız olduğundandı? diyerek sözlerini tamamladı.

 Köylü amcanın söylediklerinden şahsen çok büyük dersler çıkardım?

İnsan kendine, beynine başkalarını hükmettirmediği zaman, ne özgür ne de bilgili oluyormuş meğer.

Anadolu´nun saf temiz ve doğal kalan insanını aramak, anlamak istiyorsanız, dağ başında bir vadinin saklı kalmış yerindeki bir evin dumanı hala tütüyorsa,  işte orada, temizliği, saflığı, ülke ve milletini yalın, pak duyularla seven insanlarını göreceksiniz.

  • Cumartesi 26.1 ° / 9.1 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Pazar 28.9 ° / 10.4 ° Orta kuvvetli yağmurlu
  • Pazartesi 25 ° / 9.6 ° Orta kuvvetli yağmurlu