90?lı yıllarda, terörün artık önüne geçilemez bir güç zannedildiği dönemde, Emniyet Özel Harekât Daire Başkanlığı?nda yaşanan hareketlilik ve heyecan, konuya vâkıf herkesin dikkatini çekmiş, ?acaba? soruları eşliğinde dağlarda aktif hale getirilen polis timleri teröristlerin korkulu rüyası haline gelmişti.
Bordo Berelileri devreye sokacak kadar önemli görülmeyen terör, o günlerde her gün onlarca askerimizi şehit ederken, devreye giren Özel Harekât Polislerinin dillere destan bu başarısı gerek PKK üst yönetimini gerekse destekçileri olan ülkeleri bir hayli telaşa düşürmüştü.
2002 yılına kadar ciddî, disiplinli ve bir o kadar da perişanlık içinde süren ?gerilla? mücadelesinden çıkarılması gereken sonuç şu idi:
?Davul zurna çalınarak, haber bültenlerinde ilan edilerek terörle mücadele olmaz! Terörle olan gerçek mücadele, düşmanın silahıyla silahlanmak, yani gerilla savaşıdır.?
Hatta 90?lı yıllarda azan teröre tuz biber ekercesine meclise girmeleri sağlanan ?alenî? PKK?lılara (o zamanki adıyla HADEP) küstahça çıkışları karşısında bir televizyon programında ağızlarının payını veren Merhum Alparslan Türkeş, Polis Özel Harekâtın başarısına atıfta bulunarak, ?bu aslanları benim emrime verin, bir yılda terörün kökünü kazırım? sözü hâlâ akıllardan çıkmamıştır.
Ve nitekim 1999 yılında 1 yılda yalnızca 6 şehit veren güvenlik güçlerimiz terörü neredeyse sıfıra indirmiştir.
***
İlerleyen süreçte, değişen siyasi ortamla birlikte, sebebini hâlâ merak ettiğim bir hızla Polis Özel Harekât Dairesi güneydoğuda pasif hale getirilmiştir. Hatta zamanla yalnızca devlet büyüklerinin uzak korumaları haline getirilen Özel Harekâtçılar, deyim yerindeyse ?paslanmaya? bırakılmışlardır.
***
Bugün gelinen noktada tarihin tekerrürü ve 90?lı yıllarla benzerlikler arz eden kimi durumlar, terörün yine ülke gündeminde ilk sıraya oturmasına yol açmıştır.
Öyle ki, o gün vekil seçilenler Kürtçe yemin edememelerini ve mecliste Kürtçe konuşamamalarını bahane ederek isyan dalgaları başlatırken, bugün de terörist olmaktan ceza almış ama vekil seçtirdikleri arkadaşlarının meclise girememesini protesto ederek yemin etmeme inatlarını sürdürmektedirler. Hatta bununla da kalmayan BDP?liler kendi grup toplantılarını Diyarbakır?da yapmakta, özerkliklerini ilan edebilmektedirler. (Devamı Yarın)
***
