HABİLHAN PEHLİVANLI

Tarih: 26.01.2015 00:04

Kraldan çok kralcıyız (mı ne?)

Facebook Twitter Linked-in

Geçtiğimiz günlerde ölen Suudi Arabistan Kralı Abdullah için Türkiye’de de 1 günlük yas ilan edildi.

İşin garibi, kendi ülkesinde bile böyle bir yas ilan edilmemişken!

O Suudi Arabistan Kralı Abdullah ki, Ankara’ya (resmî ziyaret için) geldiğinde ne Anıtkabir’i ziyaret etmiştir, ne de Cumhuriyet’e en ufak bir saygı göstermiştir.

Türkiye’de bir de Libya Lideri Kaddafi için uygulanan “Protokolle kendi çadırında görüşme” olayının bir benzeri Kral Abdullah için uygulanıp bizimkiler adamın kaldığı otele (Kralın ayağına) gidip orada görüşmüşlerdir!

Osmanlı... Ecdat... Falan filan...

O da hikâyeydi bu adam için...

Hatırlarsanız tüm girişimlerimize kulak tıkayıp Mekke’deki Osmanlı’nın Ecyad Kalesi’ni yıkıp 7 yıldızlı otel yapmışlardı.

Kral Abdullah, bununla da yetinmeyip Mescid-i Haram’daki Osmanlı revaklarını söktürmüştü!

Adamların Osmanlı’dan da en az Cumhuriyet’ten olduğu kadar nefret ettikleri bilinen bir gerçek!

Hani, Müslümanlık falan diyeceğiz...

De...

Suudi’lerin İran’a karşı düşmanlıklarını da bilmeyen yoktur!

Hatta İsrail ile “düşmanımın düşmanı dostumdur” yaklaşımı var.

Geçtiğimiz Temmuz ayında Suudi Arabistan’ın El Arabiya gazetesindeki bir makalede bunu açık seçik görebiliriz.

Makalenin başlığı: “Tek çözüm İsrail ile anlaşmak”

İşte bu yüzden Kudüs’te, Mescid-i Aksa’da geçen Cuma namazı hutbesini sakin bir şekilde dinleyen cemaat, hutbenin sonunda, imamın ölen Suud Kralı Abdullah`ı överek, gıyabi cenaze namazı kılınacağını açıklamasına tepki gösterdi. Aksa`nın içindeki ve avlusundaki cemaat bir anda ayaklanarak İmam aleyhinde slogan atmaya başladı. İmamı “fasık” olmakla suçlayan cemaat, daha sonra imamın “cenaze namazı” çağrısına uymayarak, üzerine yürüdü. Cami içerisindeki Filistinli güvenlik görevlileri tarafından etrafı çevrilen imam, “darp” girişiminden zor kurtuldu ve Kıble Mescidi`nin iç sol kısmındaki bir odaya götürülerek, cemaatin saldırısından kurtuldu.

***

Bırakın İslam Dünyasını, Arap Dünyasının en ufak derdi bile “onu germeyen”...

Sırça sarayında bir gün ABD, bir gün İngiliz petrol tüccarlarına “kons yapan”...

Kâbe’yi turistik kazanç kapısı, Hac ve Umre ziyaretlerini de yalnızca turistik gezi sayan...

İngiliz uşağı, Türk düşmanı Kral Abdullah için bayrakların yarıya inmesine çok şaşırdım ve üzüldüm.   

Maksadım düşmanlık aşılamak değil, haşa...

Fakat şu kraldan çok kralcılık huyundan bir vazgeçebilsek!!!


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —