TARİH YAZILDI
Play-Off 2.tur ilk maçında evimizde Kahramanmaraş İstiklal’i ağırladık. Bu maç aynı zamanda tarihe de önemli bir not düşmüş oldu.
Başpınar stadı ilk kez bu kadar kalabalık seyirciyi ağırladı. Kale arkası bile neredeyse dolmak üzereydi. Tüm bunların da hafta içi mesai saatleri içinde olması da ayrı öneme sahipti. Bu maç şehrin futbolu ne kadar sevdiğini, Kırıkkale’de en önemli sosyal etkinliğinin futbol olduğunu bir kez daha gösterdi. Bu maç ayrıca Kırıkkale’ye yeni ve en az 15 bin kişilik bir stat yapılmasının da ne kadar elzem olduğunu da açıkça gösterdi. Stat konusunu sezon bittikten sonra ayrı bir parantezde detaylı konuşmamız gerekecek.
ÇIKAN AYNI, GİREN FARKLI
Son 3 maça aynı kadro ile çıktık. Kadro her ne kadar oturmuş gibi görünse de hem play-off 1.turdaki Ağrı maçında, hem de 2.tur ilk maçı olan İstiklal maçında 46.dakikada yani ikinci yarı başlarken değiştirdiğimiz oyuncu aynı oldu.
Ağrı maçında Buğra çıktı, Berkay girdi. İstiklal maçında Buğra çıktı, Ömer Turan girdi. Ağrı maçında Buğra ile başladık ama iyi performans gösterememesine rağmen bu maçta da yine hoca Buğra’ya şans vermeye devam etti.
HASTALIK DEVAM ETTİ
İlk devre topu genelde rakibe bıraktık. İstiklal de özellikle tecrübeli oyuncularıyla top yapmaya, pozisyonlar bulmaya çalıştı. 27.dakikada tecrübeli oyuncuları Selim Ilgaz’ın ayağından buldukları golle 1-0 öne geçtiler. Bu gol öncesinde de bir pozisyondan yararlanamamışlardı. Yediğimiz golde Fırat ve Adem’in pozisyon alamamasından ve Serkan'ın da adamını takip etmemesinden dolayı ceza sahamız içinde çok rahat paslaşarak golü buldular. Önceki yazılarımda takımımızdaki en önemli eksikliklerden biri olarak belirttiğim “Gol yeme hastalığı” bu maçta da nüksetmişti. İlk devre golden sonra ataklar yapsak da net pozisyonlara giremedik. Yıldıray’ın duran topta açtığı güzel ortada kendi kalelerine golü attılar ve devreyi beraberlikle kapattık.
DEĞİŞİKLİKLE BERABER MAÇ DA DEĞİŞTİ
İkinci devreye Buğra- Ömer değişikliğiyle başladık. Bu değişiklik maçın kaderini de tayin etti. Bu maça kadar kendi mevkisi olmamasına rağmen kanatta başarılı işlere imza atan Fırat, asıl yeri olan orta sahaya geçti. Kanatta ilk devre istediklerini yapamamıştı. Fırat ortaya geçince kanata da Ömer geçti. Böylece hem kanatlardan daha seri ataklar yapabilme şansına ulaştık, hem de Fırat orta sahada müthiş bir mücadele göstererek rakibin kolay oyun kurmasını engelledi. İlk yarı özellikle İstiklal’deki Muhammed Akarslan etkili paslar atarak oyunu iyi yönlendiriyordu, ikinci devre bunu yapamadı.
Buğra 2 maçtır iyi performans sergileyemiyor. Zaten hoca da memnun değil ki 45’te çıkarıyor. Neden 2 maçtır 45 dakikalarımız böylece heba oluyor ve hatada ısrar ediliyor anlamış değilim. Bu 2 maçı bir şekilde telafi ettik ama rövanş maçının telafisi olmayacak.
RÖVANŞ ÖNCESİ ARTILAR VE EKSİLER
Takımda son haftalarda müthiş bir kazanma hırsı var ve bu hırs her maç giderek artıyor Başkanın maç konuşması da takıma olumlu yansımış görünüyordu. Belki pozisyon olarak kısır bir maç oynadık ama rakibe de fazla pozisyon vermedik. Yıldıray’ın tecrübesiyle beraber giderek artan performansı, Fırat’ın orta sahaya geçince Emre ile beraber orta saha üstünlüğünü ele geçirmemiz, Serkan’ın tecrübesiyle atakları karşılaması ve özellikle Melih’in defanstaki tecrübeli dokunuşları bizim için büyük artılar oldu.
Hocamız Bülent Akan’ın maç sonuna kadar neden tek değişiklikte kaldığını anlamadım. Takım çok yorulmuştu ve 4 gün sonra da rövanş var. Özellikle 75’ten sonra Sergen, Seyit veya Ensar hamlelerinden birini beklerdim. Maçta mücadele gücü yüksek olduğu için oyuncular çok fazla yoruldu. Bizim kadromuz İstiklal kadar geniş olmadığı için rövanş maçında yorgunluk en büyük sorunumuz olabilir. Yine de 45’teki değişiklik hamlesi maçı kazanmada büyük rol oynadı.
RÖVANŞTA NE YAPMALIYIZ?
Youtube yayınında bu maç özelinde atabildiğimiz kadar atmamız gerektiğini, farkın bizim için çok önemli olduğunu anlatmıştım. Her ne kadar geriden gelip kazanmak mutlu etse de skor olarak çok da avantajlı bir skorla deplasmana gitmeyeceğiz.
Bu maçta ligin gol kralı Aykut’a çok adım attırmadık. En önemli gol silahlarını rövanşta da böyle etkisiz hale getirebilirsek onlar da gol yollarında çok zorlanacaklardır. Diğer etkili hücum oyuncusu Ali Han da bu maçta çok oynayamadı ama rövanşta o da her şeyini ortaya koyacaktır. Sürekli üzerimize gelmeleri gerekecek. Çok sabırlı oynayacaklarını düşünmüyorum. Elemeleri için gol atmaları gerekiyor. Orada diğer maçlardan çok daha fazla savaşmalıyız. Oynamaktan çok oynatmamayı ve kontralarla golü de düşünmeliyiz. Biz gol yiyen bir takım olduğumuz için sürekli kapanarak maçı çok zor bitiririz. Ona göre de bir kadro anlayışı çıkarmamız gerekiyor. Her maçta 45’te Buğra’yı çıkarmaktansa maça Buğra yerine ortada Fırat, kanatta da Ömer ile başlayabiliriz. Ömer hızı ve adam eksiltmesiyle kontra ataklarda en büyük silahımız olabilir.
Rakip her ne kadar çok etkili ve tecrübeli oyunculara sahip olsa da teknik direktörlerinin aynı tecrübeye sahip olduğunu düşünmüyorum. Rakibin en büyük zaafı teknik direktörüdür. Maça hazırlama ve değişiklik konusunda sınıfta kalıyor. Bizim hocamız tecrübeli ve bu tip maçları çok fazla yaşadığı için rövanş maçında da doğru hamleleri doğru zamanlarda yapmasını bekliyorum. Özellikle çizeceği taktik ve çıkaracağı kadro maçın anahtarı olacaktır.
Hakemlere de dikkat etmemiz gerekiyor. Rakip çoğu maçta hem futbolcular hem de teknik heyetiyle beraber hakemlerin üzerine çok fazla oynuyor. Attığımız ikinci gol üzerinden de hala algı yapılmaya devam ediliyor. Oysaki golde rakip bizim oyuncuya yaslanarak faul almaya çalışırken kendi düştü ve topu kapıp temiz bir gol atmıştık. Tff’nin bu algıları ve oyunları göz önüne alarak maça baskı altında kalmayan doğru bir hakemi atamasını dikkatle takip ediyor olacağız.
TARAFTARLAR ARASINDAKİ DOSTLUK
Bu sene evimizde oynadığımız 2 maçta da Kahramanmaraş taraftarlarını elimizden geldiği kadar iyi ağırladık, misafirperverlik örneği gösterdik. Maç başında ve sonunda her iki takım taraftarı da birbirine lehine güzel tezahüratlar yaptı. İkinci devre deplasmanda oynadığımız maçta da bize karşı aynı nezaketi göstermişlerdi. Artık herkesin birbirine düşmanca tavırlar sergilediği bu futbol ortamında böyle dost kalabilmek çok güzeldi. Yine aynı dostluğu skor ne olursa olsun rövanşta da görmek istiyoruz. Şimdiden selam olsun Kahramanmaraşlı taraftarlara…
Takımımıza rövanş maçında başarılar dilerim. Zaferle dönebilmek dileğiyle…
